11 Nisan 2022 Pazartesi

Sosyal Destek

 

Sosyal destek kavramına niteliksel açıdan yaklaşanlar  daha çok “sosyal ağ” terimini kullanmışlardır. Bir antropolog olan Barnes ,ilk kez 1954 yılında;sosyal ağ adını verdiği bir yöntemle Norveç’in küçük bir kasabasında ,sosyal sınıfa ve statü ilişkisine yönelik çalışmalar yapmıştır.Daha sonraları da bu yöntem kişilerin ait oldukları birincil grupların yapısal özelliklerini tanımlamak amacıyla İngiliz sosyal bilimciler tarafından kullanılmıştır.

 

    Bireyler arasındaki sosyal ilişkilerin ve yakın bağların kişilerin yaşamında ne kadar önemli olduğunun vurgulanması bir yüzyıl öncesine dayanmaktadır.

Durkheim’ın 1897’de yaptığı ‘İntihar’ isimli çalışması, o dönemin sosyal bilimcilerinde bireyler arasındaki yakın sosyal bağların önemi ile ilgili bazı düşüncelerin oluşmasına ve ortaya konmasına neden olmuştur.

 

  Bireyler arası ilişkilerin destekleyici yönleri 1950’lerin sosyoloji literatüründe sıklıkla tanımlanmıştır. John Cassel 1974’te insan sağlığının devamı için bireyler arası ilişkilerin önemli olduğunu ve hastalığın etyolojisinde psiko-sosyal süreçlerin önemli bir rol oynadığını belirterek; zorlanmalı çevresel koşullarda bireyin yaşamında ortaya çıkabilecek sosyal ilişki ve bağların kopması ya da zayıflaması durumunda hastalanma riskinin artabileceği hipotezini ortaya atmıştır. Cassel, böylece fizyolojik ve psikolojik zorlanmalı yaşam durumlarında destek gruplarının bireyi tampon bir mekanizma gibi koruyacağını ve sosyal desteğin harekete geçirilmesi ile sağlığın daha kolay korunacağını da belirtmiştir

 


Gerald Caplan 1974’te sosyal desteğin patolojiye karşı koruyucu bir rolünün olduğunu ortaya koymuştur ve sosyal desteği ;

 

a) Bireylerin duygusal sorunları ile başa çıkabilmelerinde psikolojik kaynaklarının harekete geçirilmesine yardım eden,

b) Onların yerine getirmekle sorumlu oldukları görevleri paylaşan,

c) Onlara para, çeşitli materyal, eşyalar, bilgi beceri edinmelerini sağlayarak ve tavsiyelerde bulunarak içinde bulundukları zorlanmalı durumla başa çıkabilmelerinde yardım eden önemli kişilerden oluşan bir mekanizma olarak biçimlendirmiştir.

    Doğumdan ölüme kadar birçok yaşam değişikliğinde, bireye yardım sağlayan tüm kişiler arası ilişkiler, sağlığı korumaya yönelik sosyal destek sistemleridir (Stromborg and Olsen 1997, Hurdle 2001). Bir başa çıkma kaynağı ya da yöntemi olarak işlev görebilen sosyal destek, uzun ve kısa süreli stres ve kriz dönemlerinde, bireyin bilgi işleme sürecini etkileyerek, yeni durumlara ve uyarıcılara karşı uyumu kolaylaştıran, zihinsel yapıyı destekleyen bir unsur olarak harekete geçer. Bireyler ve gruplar arasındaki bağlantıları sağlayarak, ailenin stresle baş etmek için gereksinim duyduğu yardım ve destek ağını oluşturur.

 

   Sosyal destek kavramı araştırmacılar tarafından çok çeşitli şekilde adlandırılmıştır ”Sosyal destek”,”sosyal ağ”,”anlamlı sosyal ilişkiler “şeklindeki adlandırılmalar bunlar içinde sayılabilir. Kavramın tanımlanmasında da farklılıklar söz konusudur.

 

Cobb (1976), sosyal desteği bireyin ilgilenildiğini, sevildiğini sayıldığını ve

karşılıklı bağlılıklardan oluşan bir sosyal ilişki ağının üyesi olduğunu hissetmesini

sağlayan bilgi olarak tanımlamaktadır.

Caplan ve Kullilea’e (1976) göre kısa dönemli krizlerin ve yaşam gecişlerinin ,uzun dönemli güçlüklerin,streslerin ve yoksunlukların üstesinden gelmek  için  uyusal yeterliliği geliştirmeye yönelik hizmet veren bireyler yada gruplar arasındaki bağlanmalar şeklinde tanımlanmıştır.

 

Walker ve arkadaşları (1977), sosyal desteği bireylerin sosyal kimliklerini olumlu yönde etkileyen ve kişisel ilişkiler sayesinde aldıkları duygusal destek, maddi yardım ve hizmetler ile aldıkları bilgi ve kurulan yeni sosyal ilişkiler olarak tanımlamışlardır.

 

Kahn (1978) sosyal destek kavramını, çevredeki bireylere yönelik olumlu duygu ifadelerini içeren, bu bireylerin bazı davranışlarının veya tutumlarının onaylanmasını, onlara maddi ve manevi yardımda bulunulması gibi durumları içeren kişiler arası bir ilişki olarak ifade etmiştir.

Johson ve Sarason (1979),sosyal desteği;”kişinin güvenebileceği ilişkiler yoluyla, sosyal kaynaklardan yaralanabilme derecesi “şeklinde tanımlamışlardır.

House(1981) ise sosyal desteği araçsal (instrumental),duygusal (emotional),bilgisel (informational) ve değer ,ifade eden (appraisal) destek olmak üzere tanımlanmıştır.Gottlieb(1981),sosyal desteği,”yardım eden kişilerin sunabildikleri yardım”olarak ifede etmiştir.

Turner (1983),Sosyal desteğin,”sosyal ağ”,”sosyal ağ”,”anlamlı sosyal ilişkiler”,”güvenilecek kişilerin varlığı” ve “sosyal destek”gibi çeşitli şekillerde adlandırdığını belirtmektedir.(48)

Cohen ve Wills (1985), daha önceki sosyal destek tipolojilerinden yola çıkarak sosyal desteği dört boyutta ele almış ve şöyle açıklamışlardır:
     a. Duygusal Destek: Sevgi, hoşlanma, anlayış, kabul görme, değer verilme, özen gösterilme, korunma gereksinimlerini kapsayan bu tür destek. Literatürde ifade edici destek, değerlilik desteği, yakın destek olarak da adlandırılmaktadır.
     b. Araçsal Destek: Parasal yardımı, materyal kaynakları, araç gereç yardımı gibi somut yardımları içerir.
     c. Bilgisel Destek: Sorun kabul edilen olaylarla başa çıkmada, tanımlayıcı nitelikte bilgiler vermeyi ve böylece sorunu anlamayı sağlayan destek biçimi olarak tanımlanmaktadır.
     d. Yaygın Destek: Boş vakitlerde diğer insanlarla zaman geçirme, eğlenme, rahatlama, sosyal arkadaşlık olarak tanımlanmaktadır. 

Thoits (1986), sosyal desteği genellikle stres altındaki ya da güç durumdaki bireye çevresindeki insanlar tarafından sağlanan yardım olarak tanımlamaktadır. Lin, kişiye diğer kişilerle, gruplarla ve toplumla olan sosyal bağlarından iletilen destek olarak  yorumlamıştır.

    Genel olarak sosyal destek, güç bir durum içindeki bireye aile, arkadaş, komşular ve kurumdan sağlanan fiziksel ve psikolojik bir yardım olarak tanımlanır. Sosyal destek bireylerin sevgi, bağlılık, benlik saygısı ve bir gruba ait olma gibi temel sosyal gereksinimlerini karşılar; fiziksel ve psikolojik sağlığı olumlu yönde etkiler  ve stres oluşturacak yaşam olaylarının yarattığı zararları azaltarak ya da dengeleyerek ruh sağlığını korur.  Sosyal destek sonucu ortaya çıkan saygınlık, moral artışına ve yaşamdan duyulan memnuniyete, stres verici olaylarla baş etmeye; olumlu katkılarda bulunmaktadır.

 Sosyal ağın yeterince destekleyici olması kişinin karşılaştığı  hastalık ve benzeri durumlar karşısındanda yüzyüze kaldığı stresle baş etmede, çevresini yanında hissederek gerekli baş etme yöntemlerini keşfetmesini ifade eder. Bu destek zaten var olan stres etkenlerine birde yalnızlık duygusunun eklenmesini önleyecektir.

  Özetlenecek olursa,sosyal destek,kişilerarası ilişkilerin farklı elemanlarını içeren genel bir terim olarak nitelendirilmektedir.

İnsanların yaşamında önemli bir yeri olan gerektiğinde kişiye duygusal maddi ve bilişsel yardım sağlayan tüm kişilerarası ilişkiler, sağlığı korumaya yarayan sosyal destek sistemleri olarak kabul edilmektedir (Barrera and Ainlay 1983, Sorias 1988a, Sorias 1988b, Adela et al 2001)  Varolan sosyal destek,psikososyal destek aile ilişkileri ve ekonomiyi içerir.Bu sosyal destek sistemleri uyumda kolaylığı ve emosyonel desteği geliştirir.

Sosyal desteği maddi, duygusal ve zihinsel destek olarak incelemek mümkündür.

 

Duygusal destek;Bireyin sevgi,ilgi,şevkat,saygı,empati,yeterlilik,benlik saygısı ve bir gruba ait olma gibi temel gereksinimleri karşılar.(Caplan,Killilea;1976). Bireyin kişiler arası ilişkilerinde kabul edildiğini, değer verildiğini gösterir .Örneğin bir problemi olan bir bireye  bir yakını hak verebilir,anlayış ve sevgi gösterebilir.

.

 

Ayrıca duygusal destek; dinlemeyi içermekte ve içinde bulunan koşullara göre maddi ve zihinsel desteğe eşit düzeyde ya da ondan daha da önemli olabilmektedir.Duygusal destekle sırdaş ilişkisinin önemini vurgulanmıştır. Bireyin kişisel sorunlarını ve özel konularını konuşup paylaşabileceği birilerinin yani sırdaş ilişkilerin varlığı,bireylere kısa yada uzun süreli sorunların yarattığı katlanılması güç durumlar için direnme gücü sağlamakta,yalnız olmadıkları,değerli oldukları duygusunu vererek onları rahatlatmaktadır. Kişilerin yakın ilişki ve başkalarıyla birlikte olma gereksinimlerini doyurmakta ve bu yolla stresi azaltmakta ya da önlemektedir.

  Duygusal destek insanlar arasında bir güven oluşturur.Kişiler bu güvene dayanarak birbirleri tarafından incitilmeye açık olma halini gönüllü olarak kabul ederler.Duygusal desteği sağlayan kişinin  ilgisinin doğrudan fiziksel yararları vardır.Çevresine sevgi ve destek dağıtan Rahibe Teresa’nın filmini izleyen öğrencilerin bağışıklık sistemlerinin,filmi izlemelerinden önceki durumlarına oranla daha güçlü olduğu görülmüştür

 Çeşitli yaşam olayları ve sorumlulukların yarattığı gerilimlerle başa çıkmada sırdaş ilişkisinin önemini araştıran Brown, dostu olmayan insanların, yaşam stresinden daha fazla rahatsızlık duyduklarını, benlik değerlerinin daha düşük ve psikopatolojik semptomlarının daha fazla olduğunu bulmuştur (Banaz 1992, Yıldırım 1997)

 

            Duygusal destek girişimleri, stresli olaylar karşısında endişeleri gidermenin, cesaret vermenin, teşvik etmenin ve kabulün sağlanmasıdır (McCloskey ve  Bulechek 2000). Duygusal destek girişimleri, hastaların yaşamlarına olumlu katkı sağlayacak destekleyici girişimlerdir.

 

Maddi destek;Günlük sorumlulukların gerçekleştirilmesi için başkalarından sağlanan eylem ya da araçlardır.(Caplan,Killilea;1976).Örneğin işsiz kalan bireye bir yakının iş bulması ,hasta bir bireye komşusunun yemek götürmesi,yeni anne olan bir kadına bebek bakımında yadım gibi ,hizmetleri ve somut şeyleri içerir.

 

Zihinsel destek(Bilişsel rehberlik);Bilgi ve öğüt verme ya da kişinin davranışları konusunda geri bildirim verme gibi yararlı bilgilerin kişiye iletilmesini içerir. Destekleyici önerilerin yanı sıra bireyin kendisini tanıyabildiği ve benlik değerinin ortaya çıktığı geri bildirimlerle ilgilidir. Örneğin yeni bir işe başlayan kişiye daha tecrübeli birinin işin nitelikleri hakkında bilgi vermesi, kendisinden bekleleni anlatması bilişsel destek olarak tanımlanabilir.(Hirch,1980)

 

   Bilişsel destek problemli durumu tanımaya, anlamaya ve bu durumla başa çıkmaya yardım etmektedir. Bireye  ilgili hizmetler, kurumlar, kaynaklar ve yasalar hakkında bilgi vererek, problem durumlarla başa çıkabilme yolları sağlamaktadır. kaliteli, açıklanabilir, uygulanabilir.

 

   Bireyin kendisini tanımasına yol açan ve benlik değerini ortaya çıkartan geri bildirimler de birer zihinsel destektir. Thoits, başka insanların sıklıkla kişinin içinde bulunduğu durumu yeniden yorumlamasına yardımcı olduğunu söylemiştir.

 Örneğin: Baba haksız yere çocuklara bağırdığında, anne babanın işten çok yorgun ve sinirli döndüğünü açıklayarak durumun stres verici özelliğini kısmen azaltabilir (Gabay 1992, Yıldırım 1997).

     Araştırmalar en önemli ve yaralı desteğin güven veren ve kendilik değerini yükselten duygusal destek olduğunu ortaya koymuştur.Yakın ilişkilerde.sıkıntıda olan birey kabul edici biriyle konuşabilir,reddedilme korkusu olmadan kendinin olumsuz yönlerini anlatabilir ya da kendisine kişi olarak değerli biri olduğunu hisstetirebilir.Böylece duygusal destek,bireyin başkalarının onu gözettiğini ve düşündüğünü algılayarak,kendisi hakkında hissettiklerini olumlu yönde etkilediği için yarar sağlamaktadır.Duygusal destek çok önemli olmakla birlikte,bazı durumlarda diğer destek türlerinin de önemli katkısı olduğunu araştırmalar göstermektedir.Örneğin,yeni anne-babalarda ve yaşlı kişilerde hem bilgi sağlayıcı hem de araçsal yardımın çok etkili olduğu gözlenmiştir.

 

    Bunlar dışında “Olumlu Sosyal Etkinlikler” ya da “Sosyalleşme” adı verilen sosyal destek işlevi söz konusudur. Bu işleve göre, bir  grup insanla birlikte yemek yeme, sinemaya gitme gibi ortak bir ilgiyi ya da eğlenceyi paylaşma, psikolojik uyum üzerinde olumlu bir etki yapar.

  Sosyal destek işlevlerinin birbiriyle iç içe olduğu görülmüştür. Bir ilişkide duygusal açıdan bir destek var ise, aynı zamanda zihinsel ve maddi desteğinde bulunması söz konusu olabilmektedir.

 House  ise sosyal destek sistemlerinin bireylere üç şekilde yardım ettiğini ileri sürmektedir.

(a) bireyin yaşam durumlarını olumsuz etkileyen bazı elementleri elimine ederek veya etkisini azaltarak,

(b) olumsuz yaşam durumları karşısında bireyin dayanma gücünü artırarak ve böylece sağlık durumunun daha iyileşmesine katkıda bulunarak,

(c) çevresel stresorlerin etkilerine karşı kısmen veya tümüyle tampon görevi yaparak bireylere yardım eder

    Özetlenecek olursa insanların yaşamında önemli bir yeri olan gerektiğinde kişiye duygusal ve bilişsel yardım sağlayan tüm kişiler arası ilişkiler, sağlığı korumaya yarayan sosyal destek sistemleri olarak kabul edilir.Sosyal destek sistemleri yaşam güçlükleri ile başa çıkmada kişinin en önemli yardımcılarıdır.

Sosyal Desteğin İşlevleri

 

     Sosyal destek, insan sağlığı ile ilişkili olduğu kabul edilen bir sosyal değişkendir.
Stresle baş etmenin, problem çözmenin, ruhsal hastalıklardan korunmanın sosyal destekle ilişkisini konu edinen hemen hemen bütün araştırmacılar, baş etmede sosyal desteğin çok önemli bir rolü olduğu fikrinde birleşmişlerdir.(25)

             Güçlü bir sosyal destek ağına sahip olan bireylerin hem daha sağlıklı bir kişilik geliştirebildikleri hem de zorlayıcı yaşam olayları ile başa çıkabilmelerinde daha başarılı oldukları görülmektedir.(8)Sosyal destek stres vericileri ortadan kaldırmasa bile kişilerin endişe ve çaresizlik duygusunu azaltmakta, stresle başa çıkmak için yeni yollar deneme konusunda daha istekli olmalarını sağlamakta,kişilerin kendilerine güvenini arttırmakta ve stresin daha kolay tolere edilmesini sağlamaktadır.(8).

 

Stresli yaşam olaylarının üstesinden gelme bireyin baş etme gücü ve sosyal destek kaynakları ile yakından ilgilidir. Psikososyal stresin, sosyal desteği çok az olan veya hiç olmayanların sağlık durumları üzerinde olumsuz etkisi olurken, daha güçlü destek sistemleri olanlarda daha az veya hiç olmadığı görülmüştür(7)

 

Sosyal destek,  bireyin sorunun üstesinden gelmesinde etkin bir başa  çıkma mekanizması olarak çalışmakta, stresli yaşam olaylarını önleyerek hastalık riski azaltılabilmekte veya stresörün etkisini hafifleterek bireyi hastalıklara karşı koruyabilmektedir. Dolayısıyla  sosyal desteğin fiziksel sağlık ve kendini iyi hissetme üzerinde olumlu bir etkisi vardır. Kriz ve emosyonel gerginlik durumlarında bireyler, doğal yardımcı olarak görülen aile üyeleri ve arkadaşlarına dayanma ihtiyacı duyarlar.

 Bu formal olmayan yardımcıların oluşturduğu destek ağı bireyin uyum süreci ve sağlığı üzerinde önemli bir etkisi vardır.(6,15) Sosyal ilişkilerine istenilen düzeyde devam edebilmesinde, yalnızlığını giderme, çevreye uyum  sağlaması ve psikolojik iyilik halini sürdürebilmesinde sosyal destek, birey  için vazgeçilmez temel bir ihtiyaç özelliğini taşımaktadır(12)Sosyal ağların ve bu ağların üyelerinin birbirlerine sağladıkları desteğin, doğrudan ya da dolaylı olarak, ailenin ve ağın diğer üyelerinin davranışlarını, tutumlarını, beklentilerini ve bilgilerini etkilediği belirtilmektedir.

   Sosyal destek, bireylerin stres yaşantılarını gerçekçi bir şekilde değerlendirmelerini, yeteneklerini geliştirerek alternatif baş etme yöntemleri geliştirmelerini sağlamaktadır.  Sosyal destek, kişinin kronik stresin olumsuz etkisinden mümkün olduğunca az zarar görmesine yardımcı olur; bunu da öncelikle baş etme mekanizmalarının seçimine etki ederek gerçekleşir.

 

            Moreno “sosyal atom” kavramını  sosyal ilişkiler örüntüsünün en küçük birimini tanımlamak için kullanmıştır. Bir kişinin sosyal atomunun merkezinde kendisinin bulunduğu çevresine ise yakınlıklarına  göre kendisi için önemli kişilerin yerleştiği düşünülür(19)

             Sosyal destek en iyi şekilde anne memesinde tanınır ve bebeğin tutulması gibi yollarla iletilir. Yaşamın akışı içinde önce aile üyelerinden daha sonra çevremizdeki bireylerden sağlanan sosyal destek, yaşamın sonuna doğru genelde yine aile üyeleri tarafından sağlanır.(46)

    Sosyal destek, kişinin özellikle akranı olan diğer kişilerin var olmasıyla sağlanabilir.Kişi güçlü bir duygusal stres yaşarken,bu kişiler bireyi yaşadığı olumsuz ortamdan çekerek,rahatlatarak,ona duygusal destek vererek stresin doğrudan azalmasını sağlayabilir.Bu kişiler aynı zamanda,bireye durumu için farklı bakış açıları kazandırarak ve onu bilgilendirmede yardım ederek,benzer problemler için kendi duygu ve yaşantılarını paylaşarak,benzer durumlara verebilecek tepkilerin neler olduğu konusunda bireyi yönlendirerek,sosyal bir karşılaştırma olanağı sağlayarak yardımcı olabilirler.

     Birey sorunlarla başa çıkamadığında ilgili ve yeterli başka kişilerden destek alarak engelleri aşabilir.4,6 Sosyal destek sistemleri yaşam güçlükleri ile başa çıkmada kişinin en önemli yardımcılarıdır. Sosyal destekler başa çıkma yollarını etkileyerek stres verici olay ile sonuç arasındaki bağlantıyı değiştirebilir. Bir sağlık güvencisine sahip olma, belirli bir sosyal destek ağının varlığına işaret edebileceği gibi, kişinin güven ve korunma ihtiyaçlarını karşılayarak problem çözme becerilerine de olumlu yansıyabilir.(47,13)

 

Destekleyici bir aile ortamından gelen bireylerin, stresli bir durum karşısında sıklıkla etkin ve problem odaklı bir baş etme tarzına başvurdukları; yeterli destek alamayan bireylerin ise daha çok duygu odaklı baş etme ve durumdan kaçma gibi etkisiz tarzları kullandıkları bildirilmiştir. Dolayısıyla sosyal destek, kişinin kendini iyi hissetmesinde doğrudan değil, baş etme tarzları üzerindeki etkisiyle dolaylı bir role sahiptir.

    Sosyal destek konusundaki kapsamlı görüşler, sosyal desteğin yaşam boyu gerekli olduğunu,olumlu yönde iletişim ile kişilerarası ilişkilerde ait olma duygusunu oluşturduğunu ileri sürmüşlerdir.(25,46)

 

Sosyal Desteğin Fonksiyonları

      Sosyal destek ve sağlık arsındaki ilişki incelendiğinde; sosyal destek ve sağlık arasında doğrudan ilişki bulunduğunu ve sosyal desteğin en önemli, işlevi stres verici yaşam olaylarının yarattığı zararları azaltarak ya da dengeleyerek ruh sağlığını koruduğudur.(39,42)

 

Sosyal desteğin, fizik ya da ruhsal çok sayıda hastalığın ortaya çıkışı, gidişi ve süresi üzerinde etkili olduğu bilinmektedir. Başka bir anlatımla sosyal destek, insan sağlığı ile ilişkili olduğu kabul edilen sosyal bir değişkendir. Sosyal desteğin, stres verici yaşam olaylarının oluşumunu ve yarattığı sonuçları çeşitli şekillerde etkilediği düşünülmektedir.(11)

 

   Sosyal destek bireyin sorunlarıyla baş etmesinde baş etmesinde önemli rol oynar ve stresle başa çıkma konusunda kendilerine olan güvenlerini arttırmaktır. Sosyal destek, stresli yaşamın negatif etkilerine karşı koruyucu görevdedir. Ayrıca yaşamın her aşamasında pozitif etkilere de sahiptir. Yapılan çok sayıda araştırma sosyal destek sisteminin bireyin sosyolojik ve psikolojik sorunlarının çözümü, önlenmesi ve tedavisinde zorlandığı durumlarla başa çıkabilmesinde güçlü bir kaynak olduğunu ortaya koymuştur. Örneğin, sosyal desteği fazla olan kişilerin, hamilelik ve doğumda daha az komplikasyon yaşadıkları, daha az oranda kalp krizi geçirdikleri ve daha az oranda psikolojik sıkıntı yaşadıkları gözlenmiştir. Yüksek düzeylerde sosyal destek görenlerin, çok stresli olaylar karşısında bile psikolojik ya da fiziksel sağlıklarının bozulma olasılığının düşük olduğu öne sürülmektedir. Ancak yüksek derecede sosyal desteği olanlarla, düşük düzeyde sosyal desteği olanlarda gözlenen hastalık oranları arasındaki farklar incelendiğinde de çelişkili bulgular elde edildiği görülmektedir. Sosyal desteğin hastalığı önlemekten çok, stres ve sıkıntıyı azaltmada daha etkili olduğu düşünülebilir.(38,49)

 

    Sarason(1980) tarafından stres verici yaşam olayları, sosyal destek ve ruh sağlığı arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Araştırma sonucunda, stresli yaşam olayları ile ruh sağlığı arasında olumsuz bir ilişki bulunmuştur. Sosyal desteğin ise stres yaratan yaşam olaylarının yarattığı psikolojik zararlara karşı,  kişilerin ruh sağlığını korumada önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir.(31)

    Sosyal destekle ruh sağlığı arasındaki ilişkiyi açıklayan  iki temel görüş vardır.  

     Bunlardan birincisi, sosyal destek ile sağlık arasında doğrudan ya da temel bir ilişkinin olduğunu savunmaktadır.(Temel ya da doğrudan etki kuramı)

 Diğer görüşü savunanlara göre, sosyal desteğin en önemli işlevi, stres verici yaşam olaylarının yarattığı olumsuz psikolojik etkileri azaltarak ya da dengeleyerek tampon görevi görmektir.(Tampon etki kuramı) (33)

 

            Sosyal destek kaynaklarının bedensel ve ruhsal sağlığın korunmasına olan katkıları, sosyal desteğin temel etkisi olarak adlandırılmaktadır. Bu yaklaşıma göre, destek sistemlerinin varlığı kişiye, hayatında stres yapıcı olaylar olsa da olmasa da genel olarak olumlu bir etki yapmaktadır. Sosyal bakımdan kabul görmek bireyin kendisine olan saygısını arttırmakta ve sosyal ilişkiler ağı içerisinde bulunmak hayatının belirlilik ve istikrar kazanmasına yardımcı olmaktadır. Sosyal destek stresin oluşturduğu negatif etkilere karşı koruma, sağlığı yükseltme, iyileşmeyi hızlandırma ve yaşam güçlükleri ile başa çıkmada kişinin en önemli yardımcısıdır. Stres yapıcı olaylar ortaya çıktığında, dost ve akrabaların sorunlarla başa çıkabilmek için, gereken kaynakları yaratması, sosyal desteğin tampon etkisi olarak tanımlanmaktadır (2,24)

            Özetlenirse, sosyal desteğin her zaman için geçerli olan dolaysız temel etkisi ile sadece stres anlarında işlevsel olan tampon etkisini bağdaştıran dolaylı bir etkisinden söz edilebilir. Tampon etkisinde, yüksek düzeyde sosyal destek bireyi aşırı stresin olumsuz etkilerine karşı korumaktadır. Temel etkide sosyal destek, stresin etkisinden bağımsız olarak sağlığın iyi olmasına yaramaktadır. Dolaylı etkide sosyal destek ise kişinin kendini ne derece değerli görmesiyle ilişkili olarak sağlığı etkilemektedir.(49)

 

            Stres olsun ya da olmasın sosyal destek kişinin sağlığını doğrudan etkilemekte, sosyal destek yokluğu da doğrudan hastalık oluşumuna yol açmaktadır. Geniş bir sosyal ağ içinde bulunan insan eş, evlat, arkadaş ya da komşu gibi birbirinden farklı rolleri sürdürür. Bu farklı yaşantılar içinde seviliyor, değerli bulunuyor, gerektiğinde yardım görüyorsa, kendini o denli mutlu ve güven içinde hisseder. Bunun tersine, sosyal ilişkiler yetersiz ya da bozuk olduğunda, ruhsal bir hastalık geliştirme riskini arttıran anksiyete ve değersizlik duyguları sık yaşanır.

 

Sorias (1988), depresyonlu ve sağlıklı kontrollerle yaptığı çalışmasın-da, sosyal desteğin kişinin ruhsal sağlığına olumlu etkisi olduğu sonucunu ortaya koymuştur. (11, 16, 24)

 

   Tampon etki modelinde ise stres vardır ve sosyal destek stresin etkisini tampon görevi görerek hafifletmektedir.(31) Stres ile hastalık arasında anlamlı bir ilişki olmasına rağmen, bazı insanların yaşam sorunları ile daha kolay başa çıkabildikleri, güç şartlar altında bile sağlıklı kalabildikleri görülmüştür. Bunun yanı sıra, stres verici bir yaşam olayıyla karşılaşan kişilerin profesyonel kuruluşlardan önce eş, arkadaş ya da akrabalarına, başka deyişle doğal sosyal kaynaklarına başvurmaktadır.(11)

 

   Özetlenecek olursa sosyal desteğin tampon etkisinde, yüksek düzeyde sosyal destek bireyi aşırı stresin olumsuz etkilerine karşı korumaktadır. Temel etki de, sosyal destek, stresin etkisinden bağımsız olarak sağlığın iyi olmasına yaramaktadır (24).

      Araştırmacılar, savundukları görüşler doğrultusunda çeşitli çalışmalar yapmışlardır.

      Cohen ve Wills (1985),yaptıkları araştırmalarda, hem doğrudan etki hem de tampon modelinin geçerli olduğu sonucuna varmışlardır. Bu yazarlar, her iki modelin de bazı açılardan doğru olduğunu ancak her birinin sosyal desteğin sağlığı etkilediği farklı süreçleri temsil ettiğini ifade etmişlerdir.(48)

  Bazı araştırmacılar tarafından, bu modellerin sosyal destek ile ruh sağlığı arasındaki ilişkiyi açıklamada yetersiz kaldığı belirtilmiştir. Duckitt (1984),yaptığı bir çalışmada kişilik özelliklerinin sosyal destek ve psikolojik yakınma belirtileri arasındaki ilişkiye etkisini incelemiştir. Sonuç olarak kişilik özelliklerinden, sadece dışa dönüklüğün sosyal destek ile karşılıklı ilişkide olduğunu saptamıştır.

  Buradan da anlaşılacağı gibi sosyal destek-ruh sağlığı ilişkisini açıklarken, doğrudan ya da tampon modellerden daha yeterli modellere ihtiyaç vardır.(33)

Hemşirelik ve Sosyal Destek

HEMŞİRELERİN SOSYAL DESTEK SAĞLAMADAKİ

SORUMLULUKLARI

 

 

 Gelişmiş ülkelerde gençlerin sağlığını korumaya, gençlerde var olan sorunları saptamaya ve bunlara müdahale etmeye yönelik hizmetler her geçen gün artmakta iken, gelişmekte olan ülkelerde bu hizmetlere henüz gereken önem verilmemektedir. Literatürde 2000’li yılların sağlık hedefi sağlığı geliştirme olarak ifade edilmektedir. Sağlık açısından ulusal başarının en önemli göstergelerinden biri, o ülkenin gençlerinin iyilik ve sağlık düzeyi göstergeleridir(24)

 

   Sosyal destek sistemleri arasında yer alan hemşirelerin profesyonel yaklaşımlarıyla bireylere destek olmaları ve diğer destek sistemlerini ise kullanmalarında danışmanlık yapmaları gerekir.(4)

   

Sosyal desteğin sağlanmasında hemşirenin rolü büyüktür. Hemşire, sosyal destek hakkındaki aşağıdaki fonksiyonları bilmelidir:

• Destekleyici ilişkiler gereksinimi, çeşitli stresörler ve yaşam değişiklikleri ile baş edebilmek ve günlük rollerin gerçekleşebilmesi için gereklidir.

• Sosyal ağ ilişkilerinin bir özelliği de sosyal desteği almak ve vermektir.

• Sosyal ağ ilişkileri, özellikle bireyin primer bağları ile her zaman gereklidir.

• Bir ilişkinin destekleyici olması için sağlıklı olması gerekir.

• Desteğin tipi ve kalitesi, bireysel özelliklere ve olayın doğasına bağlı gereksinimlerdir.

• Desteğin tipi ve kalitesi, durum ve bireysel karakteristiklere bağlı değerlendirilmelidir (Hogue 1985). (11) 

 

Sosyal destekteki eksiklik ve değişimlerin sağlığı etkilediği bilinmektedir. Bu nedenle sosyal destek, hemşirelik ile yakından ilgili bir sağlık değişkeni olarak kabul edilir. Sosyal destek sistemlerinin belirlenmesi, desteklenmesi ve gerektiğinde rehberlik yapılması bu nedenle önemlidir. Bu amaçla hemşire;

a) Bireyi tüm sosyo-ekonomik durumuyla değerlendirmeli ve sosyal desteğe olan gereksinimini belirtmeli,

b) Aile üyeleri ve diğer sosyal destek kaynakları arasında iletişimi geliştirmeli,

c) Bireyin güç kaynaklarını ve yaşamına anlam veren olaylar ve kişileri değerlendirmeli,

d) Sosyalleşmesini sağlayacak ortam ve fırsatlar oluşturmalı,

e) Bireyi, en yakın arkadaşı, babası ve annesi gibi diğer önemli kaynaklardan yardım alması için cesaretlendirmeli,

f) Sosyal yetersizlik olduğu durumlarda, sosyal desteklerini arttırıcı multidisipliner özel programlar hazırlamalı.

g) Destek grupları oluşturmalıdır. Bu grupların amacı: Bireylerin yaşam şekillerini değiştirmek için pozitif görüşler sağlama ve onların ilgilerini vurgulamak için fırsat vermek olmalıdır .(24)

 Algılanan Sosyal Destek

    Son yıllarda sosyal desteğin, sosyal ilişkinin algılanış biçimi ile yakından bağlantılı olduğunu savunan görüş giderek önem kazanmıştır. Bu görüş doğrultusunda “algılanan destek” kavramı, sosyal ağın yeterince destekleyici olup olmadığı konusunda kişinin, kendi izlemini algısı olarak tanımlamaktadır.(48). Algılanan destek ilişkiden sağlanan doyumdur. Algılanan sosyal destek, bir anlamda, kişinin kendine biçtiği genel değerdir. Çeşitli yaşam alanlarında,sevilen sayılan ve değer verilen kişilerin,ilişkilerden daha fazla doyum aldığı ve başkalarınca desteklendiği duygusunu taşıdığı öne sürülmüştür.

Algılanmış sosyal destek, bir kişinin ihtiyaç duyduğunda destek kaynaklarının varlığıdır ve öznel ve niteliksel olarak tanımlanmakta, ölçülmekte ve algılanan sosyal desteğin psikolojik sağlık üzerinde alınan sosyal destekten daha belirleyici olduğu rapor edilmektedir. (26)

 

Çalışmacılar, bireylerin sosyal ağını oluşturan kişi ve kurumların her zaman olumlu ve destekleyici olmayacağını, hatta zaman zaman olumsuz etki göstereceğini, güçlü bir sosyal ağın zaman zaman ters etki yaratarak diğer destekleri engelleyebileceğini belirtmekte ve bu nedenle sosyal ağdan çok, kişinin hissettiği ve algıladığı desteğin birey için yarar sağlayıcı olduğu vurgulanmaktadır.(14)

 

Kendisini seven, değerli bulan ve gerektiğinde yardım etmekten kaçınmayan insanların var olduğunu bilmek, kişiye güven ve mutluluk verir. Bunun tersine sosyal ilişkiler bozuk ve yetersiz ise ,ruhsal hastalık geliştirme riskini arttıran anksiyete ve değersizlik duyguları yaşanır.

 

   Algılanan destek, kişilik özellikleri gibi nispeten kalıcı özelliklerin yanı sıra, tutum ve mizaç gibi daha kolay değişen özelliklerden etkilenmektedir. Bazı yazarlara göre sosyal desteğin benlik saygısını zenginleştirici bileşeni, sağlığın korunmasında daha önemli bir rol oynamaktadır. (8,11,33)

 

   Aynı zamanda aile ve arkadaşlardan algılanan sosyal destek bireylerin sosyolojik ve psikolojik sorunlarının önlenmesinde, çözümlenmesinde, zor durumlarla başa çıkabilmesinde, ruh sağlığını koruyabilmesinde ve akademik başarılarının yükseltilmesinde güçlü bir kaynak olarak da yer almaktadır.  Bireyler tarafından algılanan sosyal destek sosyal ağ üyelerince sağlanan yardımların kişiliğe verdiği doyum olarak değerlendirilmektedir.  (1,7)

   Çok boyutlu algılanmış sosyal destek, kuramsal olarak üç farklı kaynaktan; arkadaşlar, aile ve birey için anlamlı diğer kişilerden (akraba, komşu v.b) elde edilmektedir. Arkadaşlardan algılanan sosyal destek, okul ortamında yalnızlığı en fazla yordayan değişkenlerden biridir

 Bunun yanı sıra yalnızlığı yordayan bir başka değişken ise ailelerin çocuklarına sağladıkları destektir. Bullock (1993) sıcak ve sevecen ailelere sahip olup, aileleri tarafından desteklenen çocuklarda yalnızlık düzeyinin düşük olduğunu belirtmektedir.(26)

 Algılanan Sosyal Desteğin Ölçümü

Sosyal desteğin ölçülmesi destek yapısının büyüklüğü, kimleri içerdiği, sosyal etkileşimlerin sıklığı kalitesi ve kişi yönünden algılanan yeterliliğinin değerlendirilmesini içerebilir.(19)

 

Stokes (1983), algılanan sosyal desteği, sosyal ağ listesi üzerinden değerlendirirken, Russel ve Cutrona (1984), sosyal ilişkinin ne ölçüde destekleyici olduğunu değerlendirmek amacıyla “Sosyal Yardımlar Ölçeği” hazırlamışlardır. Procidona ve Heller (1983) algılanan arkadaş ve aile desteğini; Oritt ve arkadaşları (1985), “Algılanan Destek Ağı Envanteri” ile algılanan desteğin bileşenlerini değerlendirmeye çalışmışlardır (24).

 

 Ülkemiz koşullarında geliştirilmiş olan Algılanan Sosyal Destek Ölçeği (ASDÖ), bireyin ailesinden, akraba, arkadaş ve öğretmeninden, kurum ve kuruluşlarıyla içinde yaşadığı toplumdan elde ettiği sosyal destek düzeyini belirlemek amacıyla geliştirilmiştir. Bu amaçla, 1995 yılından itibaren geliştirilmeye başlanan ASDÖ'de istatistiksel yollarla sınanmış, beş alt ölçek için ortak olan 26 durum cümlesi bulunmaktadır. Ölçeği cevaplandıran birey her durum cümlesine beş alt ölçek boyutunda tepkide bulunmaktadır. Tepkiler üçlü derecelendirme biçiminde verilmektedir (Hiç uygun değil = 1, Kısmen uygun = 2, Oldukça uygun" 3). (36)

 

Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği (Multidimensional Scale of Perceived Social Support MSPSS) üç farklı kaynaktan alınan sosyal desteğin yeterliliğini öznel olarak değerlendiren, kullanımı kolay, kısa bir ölçektir (Zimet ve ark. 1988). Önerilen altölçek yapısı; aile, arkadaş ve özel bir insandan alınan desteği içermektedir.(37)

 

 Sosyal Destek: Stres altındaki ya da güç durumdaki bireye çevresindeki insanlar veya kurumlar tarafından sağlanan maddi ve manevi yardımlar olarak tanımlanır (Eker ve Arkar 1995; Jonson ve Sarason 1979; Cobb 1976; Soylu 2002).(25)

 

 Algılanan Sosyal Destek: Sosyal destek işlevlerinin yeterli olup olmadığı konusunda bireyin kendi yargısıdır (24).

 

Sosyal ağ:Kişinin bir grup insanla olan bağları ve grup içindeki ilişkileri göstermek için kullanılır.(11)


KAYNAKÇA

1.Kahriman İ.,Polat S.(2003) Adölasanlarda aileden ve arkadaşlardan algılana sosyal destek ve benlik saygısı arasındaki ilişki, Atatürk Üniv. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi,6;2,13-24

2.Erdem N.,Karabulutlu E.,Okanlı A.,Tan M.,Hemodiyaliz hastalarında  stresle baş etme ve sosyal destek,T.C.Erzurum,32-39

3.Babacan G.A.,Çam O.(2006).Meme kanserli kadınlar için duygusal destek odaklı hemşirelik girişimleri, C.Ü.Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi 10;3 ,52-60

4.Ergüney S.,Tan M.,(2003)Miyokard infarktüsü geçiren hasta eşlerinin sosyal destek durumlarını değerlendirilmesi, Atatürk Üniv. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi,6;1,37-43

5.Akın B.,Arslan S.Koçoğlu (2008)Kemoterapi alan hastalarda  hastalık ve tedaviye bağlı yaşana septomların sosyo_demografik özellikler ve algılana sosyal destek ile ilşkisi,Hemşirelikte Araştırma GeliştirmeDergisi / 1 ,47-56

6.Karaca F.Yılmaz E.,Yılmaz E.(2008) Üniversite öğrencilerinin sosyal destek ve yalnızlık düzeylerinin incelenmesi, Genel Tıp Dergisi,18;2,71-79

7.Dedel Ö.,Fadıloğlu Ç.Uslu R(2008).Kanserli bireylerin fonksiyonel durumları ve algıladıkları sosyal desteğin incelenmesi, Türk Onkoloji Dergisi ,23;3,132-139

8.Kahriman i.,Yeşilçiçek K.(2007) ,Karadeniz teknik üniversitesi Trabzon sağlık yüksekokulu öğrencilerinin aile ve arkadaşlarından algıladıkları sosyal destek düzeylerinin bazı değişkenler açısından incelenmesi, Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi,10,1,10-21

9.Tel H.,Yılmaz B.T.(2007), Postpartum dönemdeki kadınlarda algılanan sosyal destek ve depresyon düzeyleri ile etkileyen faktörler,Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi,10;3,1-6

10.Köçkar Ç.,Uzun Ö.(2007) Lomber disk herni ameliyatı olan hastalarda algılanan sosyal destek ile yaşam kalitesi arasındaki ilişkinin incelenmesi, Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi,10;4,30-41

11.Ardahan M.(2006),Sosyal destek ve hemşirelik, Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi,9;2,68-75

12.Demir M.,Erol Ö.,Sadırlı S.,Ünsar S.,Zafer R.( 2009), Üniversite Öğrencilerinin Sosyal Destek Düzeyleri ve Etkileyen Etmenler,Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Elektronik Dergis,i1;1, 17-29

13.Kırpınar İ.,Okanlı A.,Tortumluoğlu G.,(2003) Gebe kadınların ailelerinden algıladıkları sosyal destek ile problem çözme becerileri arasındaki ilişki,Anadolu Psikiyatri Dergisi ;4:98-105

14.Aksüllü N.,Doğan S.(2004) ,Huzurevinde ve evde yaşayan yaşlılarda algılanan sosyal destek etkenleri ile depresyon arasındaki ilişki, Anadolu Psikiyatri Dergisi ; 5/76-84

15. Tel H.,Uzun S.(2003)İntihar girişimi ile acil servise başvuran hastaların sosyal destek ve stresle baş etme durumları,Anadolu Psikiyatri Dergisi,4:151-158

16.Akbaş E. ,Kandemir H., Savaş H.,Sertbaş G.,Vırıt O.(2008) Gebelikte Depresyon ve Kaygı Düzeylerinin Sosyal Destek ile ilişkisi,Association Between the Level of Depression and Anxiety with Social Support in Pregnancy  Nöropsikiyatri Arşivi ; 45: 9-13 

17.Akyıl Ş. ,Akova T. ,Duymuş Y. Z. ,Karabulutlu E. ,Kürklü D.(2008)Tam protez hastalarında  aileden algılana sosyal destek ve stresle baş etme stratejilerinin protez memnuniyetine etkisinin incelenmesi, Atatürk Üniv. Diş. Hek. Fak. Dergisi 18;3: 1-7

18.Bozkurt A. ,Doruk  A. ,Karlıdere T. ,Özmenler N.,Özşahin A. ,Sütçigil L. ,Doruk A. (2007) Psikiyatrik Birinci Eksen Tanısı Almayan İnfertil Çiftlerde Emosyonel Semptomlar, Sosyal Destek ve Cinsel İşlev Bağlamında Cinsiyet Farkı Var Mı?,Türk Psikiyatri Dergisi,18;4 :311-322

19. Akın B.,Emiroğlu N.,O. ,(2006)Evde yaşayan yaşlılarda sosyal destek yapısı,sağlık durumu ve yetiyitimi ilişkisi,The association of social support structure,health status, and disability in the enderly living home,T Turkish Journal of Geriatrics;9;3:170-17

20.Akltıntoprak E. ,Coşkunal H.Kesebir S. ,Yıldız U. ,Yüncü z.(2005),Alkol kullanım bozukluğu olan olguların sosyal destek sistemlerinin değerlendirilmesi, Assessment of Social Support Systems of Patients, Those Have The Alcohol Use Problem, Bağımlılık Dergisi; 6: 129-135.

21.Karadağ G.(2009), Engelli Çocuğa Sahip Annelerin Yaşadıkları Güçlükler ile

Aileden Algıladıkları Sosyal Destek ve Umutsuzluk Düzeyleri, Hardships Undergone by Mothers with Handicapped Children, Hopelessness and Social Support From Family, TAF Preventive Medicine Bulletin, : 8;4:315-322

 

22.Ağargün M.Y. ,Başoğlu C.Can S.  ,Çetin M. ,Çobanoğlu N. ,Ebrinç S.,Seçil M. (2001),Şizofren hasta ve ailelerinde aile işlevselliği, sosyal destek ve duygu dışa vurumunun incelenmesi, Anadolu Psikiyatri Dergisi  2;1/5-14

23.Altay B. ,Avcı A. İ.(2009),Samsun Alanlı Köyünde Yaşayan Yaşlılarda Aileden Algılanan Sosyal Destek ile Depresif Belirti Yaşama Sıklığı Arasındaki İlişki, Relationship of Perceived Family Social Support and DepressionSymtomps of Old People Living in Alanlı District, Samsun TAF Preventive Medicine Bulletin, 8;2,140-146

24. Kayhan Yardımcı F.(2007),İlköğretim öğrencilerinde algılanan sosyal destek ile öz-yeterlilik ilişkisi ve etkileyen değişkenlerin incelenmesi, Doktora Tezi,İzmir,9-17

25.Görgü E.,Bir Başa Çıkma Mekanizması ya da Ruh Sağlığını Koruyucu Bir Yaklaşım Olarak Sosyal Destek ,www.ruzgarterapi.com

26.Çeçen R.(2008),Öğrencilerin cinsiyetlerine ve anababa tutum algılarına göre yalnızlık ve sosyal  destek düzeylerinin incelenmesi,Türk Eğitim Bilimleri Dergisi,,6;3/415-431 

27.Durak Ş. E. ,Durak M. ,Gençöz T.(2008),Ceza İnfaz Kurumu Personelinde Psikolojik Semptomatoloji: İş Stresi, Psikolojik Dayanıklılık,Tükenmişlik, Sosyal Destek ve Bas Etme Tarzları, TÜBİTAK SBB Proje 105K155, 1-108 Ekonomik Krizin Psikolojik Yansımaları,1-118

28.Yılmaz İ.(2009),Ekonomik krizin psikolojik yansımaları, www.ilknuryilmaz.com

29.Durna Z. ,Erdoğan N. ,Özcan Ş.,Yeşiltepe G.(2000),Düzenli hemodiyaliz tedavisi  gören  hastaların yaşam kalitesi ve sosyal destek düzeyleri,Hemşirelik forumu dergisi ,İstanbul,3;2 /6,6-14

30.Çuhadar D. ,Demirli F. ,Sertbaş G.,(2004), Gaziantep Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü Öğrencilerinde Aile ve Arkadaşlardan Algılanan Sosyal Destek ile Anksiyete Düzeyi Arasındaki İlişkinin Belirlenmesi, Hemşirelik forumu dergisi,Gaziantep 6;3,25-28

31.Anıl L.(1999),Askerlikte ruhsal bozukluk belirtisi gösteren ve göstermeyen erlerin sosyal destekler ve başa çıkma yöntemleri açısından karşılaştırılması,Yüksek lisans tezi,T.C.,İzmir,25-28

32.Çürük N. ,Ersoy Ö. ,(2009),Özel gereksinimli çocuğa sahip olan annelerde sosyal desteğin önemi,Aile ve toplum,Eğitim-kültür araştırma dergisi;2/104-108

33.A M.(1992)Lise öğrencilerinde sosyal destek kaynakları ve stres ile ruh sağlığı arasındakı ilişki,yüksek lisans tezi,T.C.,İzmir;5-8

34. Aksayan, S., Gözüm, S. (1998). Olumlu Sağlık Davranışlarının Başlatılması ve

Sürdürülmesinde Öz-Etkililik (Kendini Etkileme) Algısının Önemi, Cumhuriyet Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 2; 1, 35-42.

35. Çocuk Gelişimi ve Eğitimi,Anne Çocuk Sağlığı 1, Mesleki Eğitim Ve Öğretim

 

Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi, T.C. Milli Eğitim Bakanlığı,Ankara,2007,3-4

 

36. Yıldırım İ.(1997),Algılanan sosyal destek ölçeğinin geliştirilmesi güvenirliliği ve geçerliliği,Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi 13: 81-87

37. Arkar H. ,Eker D. ,Yaldız H. ,(2001),Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeğinin Gözden Geçirilmiş Formunun Faktör Yapısı, Geçerlik ve Güvenirliği, 12(1): 17-25

38.Avşar G. ,Çoban İ.G. ,Kaşıkçı M. ,Ünsal A. ,(2009), Üniversite son sınıf öğrencilerinde aileden ve arkadaştan algılanan sosyal destek ve benlik saygısı,İ.Ü.F.N. Hem. Derg.,Erzurum 3:158-165

39.Güneş Z.,Öner H.,(2009), Kronik hastalığı olan bireylerin aileden algıladıkları sosyal destek ve ümitsizlik durumları, İ.Ü.F.N. Hem. Derg,Aydın,1:24-31

40.Taşdelen B.,Yiğit R,Yüzer S.(2006), Çocuğu hastanede yatan annelerin aldığı sosyal destek ile depresyon düzeyleri arasındaki ilişki,Atatürk Ü.Hem.Yük.Dergisi,Mersin,4:54-62

41.Arıkan D.,Kahriman İ.(2002), Yenidoğan bebeği olan primipar annelerin ailelerinden algıladıkları sosyal desteğin sorun çözme becerilerine etkisi, Atatürk Ü.Hem.Yük.Dergisi,Trabzon,/1:60-67

42.Öztürk H.,Şirin A.,(2000), Doğum yapan annelerde algılanan sosyal destek faktörlerinin ve bunlara etki eden faktörlerin incelenmesi,EgeÜ.Hem.Yüksekokulu Dergisi,/(2.3):31-41

43.Bingöl G.,Görgen Ö.,((2009) Amasya İlindeki Hemodiyaliz Hastalarının Benlik Saygısı, Beden İmajı ve Sosyal Destek Düzeylerinin Belirlenmesi,Hemşirelik forumu dergisi,Amasya,/1:39-46

44.Aydın B. K.(2006),Stresle başa çıkma,Eğitim yayınları dizisi,Nobel yayın dağıtım ,Ankara/11

45.Braham J.B.(1998),Stres yönetimi Ateş Altında Sakin Kalabilmek,Hayat yayınları,İstanbul,205-207

46.Özgür G.(1991),Bornova bölgesinde oturan emeklilerde emeklilik sağlık ve sosyal destek ilişkisinin incelenmesi,Doktora tezi,İzmir,19-22

47.Sürgevil O.,2006,Çalışma hayatında tükenmişlik sendromu,Tükenmişlikle mücadele teknikleri,Nobel Basınevi,İzmir,130-133

48.Demirtaş S.(1995),Bipolar bozukluğu olan tedaviye uyumlu ve uyumsuz hastaların hastalıklarına ilişkin atıfları ve sosyal destek sistemleri açısından incelenmesi,Yüksek lisans tezi,İzmir,39-47

49.Okyayuz Ü.,(1999),Sağlık psikolojisine giriş,Türk Psikologlar derneği yayınları,Ankara,79-99


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder